18 Temmuz 2010 Pazar

4 Temmuz 2010 Pazar

Hesap Veriyorum -5-

Ortadaki bu derece sıkıntılı durum daha sonra felaketlerin üst üste gelmesine sebep oldu. Bir ara ben hastalandım. Nedeni bilinmeden on gün ateşler içinde yattım. Artık gene ölümün pençesinden tifo salgını olduğu daha sonra anlaşılan hastalıkdan zor kurtuldum köyün basit ve kocakarı ilaçları ile. Ayağıma kara tavuk sardılar. Bir gün sonra ayağa kalktım. İyi hatırlıyorum, derhal düşmekle henüz hiç ayakta duracak halde olmadığımı anladım. Annem mantı yapıyordu. Yağmur yağarken su birinkitileri çukurlaşır, mantı kaynadığı suyun olduğu gibi. Ne zaman karnım acıksa bana çağrışım yapar.

Bir ay sonra da Günhan hastalandı. Üzüntüler bir birini kovalıyordu. Birden o da sebepsiz bir hastalığa yakalanmıştı. Babam bir öğretmendi en azından sağlık konusunda da biraz kültürlü olması ve bulaşıcı bir hastanın olduğu eve annemin gitmesini engellemesi gerekirdi. Halbuki tam tersi babamın doktor ve sağlık konusunda köylülere bile taş çıkartacak kadar geri kafalı olduğuna bir çok kez şahit olacaktım. Nitekim bir iki ay sonra da bir difteri salgını Günhan’I yakalamıştı. Gittikçe zayıflamaya ve halsiz düşmeye başladı. O sırada babamın okulunu müfettiş denetliyordu. Bir gün köylülerden her kimse dayanamayarak müfettişe “Hocanın çocuğu çok hasta ölmek üzere, acaba bir çaresine bakabilirmisiniz?” deme cesaretini göstermiş. Müfettiş babamı çağırarak “Sen çocuğunun hasta olduğunu bana neden iletmedin? Ben ne zaman olsa teftişe gelebilirim oysa ki bir çocuk dünyaya bedeldir” sözünü söylemiş ve babamı kardeşim Günhan’I Çorum’a götürmeye ikna etmiş.

O zaman babam bir atlı araba ile bizleri de alarak kardeşimi , kış ve soğuk bir günde 8 saati geçen bir yolculuktan sonra Çorum’a getirdi. Ataerkil aile düzeninin gereği olarak Hamdi dedemin evine indik. Kardeşim nefes alamıyor, boğazından sadece hırıltılar çıkıyordu. Dedem önce çocuk müteahhısı olan Dr. Pertev Kalelioğlu’na gidilmesini emretti. Fakat bir türlü bulunamadı, uzun münakaşalardan sonra Çorum’un tek hastanesine götürüldü. Bu karar alınana kadar çok önemli olan bir saat kaybedildi. Doktor ameliyat sonrasında kardeşimin kaybedilmesini bu bir saatlik gecikmeye bağladı ve “Bu kadar güzel bir çocuğun ölümüne çok üzüldüm.” dedi.

Babamın hastalık ve tıp hakkında ki inançları ilkeldi. Aspirin ve zeyrek lapası gibi ilkel ilaçlardan ibaretti tedavileri.