9 Mart 2014 Pazar

Hesap Veriyorum -14-

YÜRÜME REKORU KIRDIĞIMIZ GERİ DÖNÜŞ :

Tren yolundan akşama ragmen yürüyerek Çorum’a ulşamak amacıyla yola çıktık. Gece trenlerinden kaçarak Balışeyhe kadar gelebildik. Gene kaçak bir tren yolculuğu ile Çerikli’ye geldik. Hiç durmaksızın gece ve gündüz yolculukla ertesi günü Yeniköy’e ulaştık. Orada bir gece handa yatıp sabah hareketle Çorum’a geldik. Amacımız para tedarik edip tekrar kaçış planı yaparak kaçmaktı. Bugün yeri tam olarak bilemediğim eskiden tabkhanenin bulunduğu yoncalıkta bizi komşumuz İhsan Kalelioğlu gördü. Bize yaklaşıp bir baba şefkatiyle beni kucakladı. Benim ailedeki korkumun nedenini bildiği için, babamın beni çok aradığını, eve birlikte gideceğimizi ve beni döverlerse buna kesinlikle müsade etmeyeceğine beni inandırdı.

Arkadaşımın sorununu da halledeceğini söyleyerek bizi eve getirdi. Babam ve annem hiç bir şey demediler. İki gün hiç uyanmadan uyudum. Uzun sure okuldan uzak kalmıştım. Bu kaçışla okulunda bir meslek edinme aracı olduğunu ve hayatın bir sürü güçlüğü olduğunu yaşayarak öğrenmiş oldum. Ataların “Bir musibet bin nasihattan iyidir” sözü bu duruma tam uyuyordu. Okula tekrar başladım. Sanki bir kahramanlık yapmışız gibi herkes bizim maceralarımızı konuşuyordu.Ben yeni bir azimle derslerime sarıldım. Okulun bitmesine bir ay vardı. Buna karşın ikmale kalmayı başararak yeni bir rekor kırdım. Bugün kırık karneden intihar eden çocukların aile içinde problemlerini çözememekten kaynaklandığına inanıyorum.

Bugünün aile yapısı eski otoriter yapıdan çok farklı olsa da doğan yeni problemlerin aile içinde çözülmesi önemlidir. Aile ve okulda dayakla yapılan eğitimin tamamen karşısındayım. Dayak insanı alçaltıcı ve verdiği acı yanında çocukların pasif olarak yetişmesi rizikosunu taşıyan bir eğitim sistemidir. Bugün bile gerek ailelerde gerekse okul ve askerlikte temel esas olması geriliğimiz ve yetersizliğimizin bir kanıtıdır. Ben çocuklarımı pek az bu araca başvurarak eğitdiğim kanısındayım.

Hiç yorum yok: